Her dört Nisan gelende
Özüm yanar Başbuğ’um,
Ağlayan var;Gülende,
Özüm yanar Başbuğu’ um.
Geçti on iki sene,
Gene ağladım gene,
Bekledim acı dine,
Özüm yanar Başbuğ’um
Birlik için harç idin,
Boynumuza borç idin,
Başımızda taç idin,
Özüm yanar Başbuğum.
Bilinirdin Türkeli’nde
Kızanında gelininde,
Ağladılar ölümümde
Özüm yanar Başbuğum.
Bu gün yine Dört NiSAN,
Üzülür ağlar insan ,
Sönmem ne kadar yansam
Özüm yanar Başbuğum.
Ölümün güç verdi bize,
Yine de çıkmadık düze,
Yürümedik başka iz’e,
Özüm yanar Başbuğum.
Eşin ayrıldı birlikten,
Oğlun uzak ikilikten,
Milletine kötülükten,
Özüm yanar Başbuğum.
İktidara geldik bir kez,
Çakamadık iyi koz,
Ayrı telden çaldık bir saz,
Özüm yanar Başbuğum.
Oğuzsoylum yanar özüm.
Dertler sinemde kaç düzüm?
İşte böyle iki gözüm.
Özüm yanar Başbuğum.
04/04/2009
OĞUZSOYLUM |